Tüm dünyada sol ve sosyal demokrasi partilerin oyları düşüyor ve sol büyük bir arayış içinde görünüyor. Eski Kültür Bakanı ve Sosyal Demokrasi Vakfı Onursal Başkanı Ercan Karakaş, Seyr-i Sabah programında tüm dünyada yaşanan bu düşüşün sebeplerini anlatırken bunun üstesinden gelme yollarının araştırıldığını dile getirdi. Karakaş, ülke ekonomisinin yüzde 70’ini karşılayan şehirlerin artık CHP tarafından yönetildiğini, buralarda yaşanacak refah artışıyla CHP’nin bir sıçrama gerçekleştirebileceğini vurguladı:
“31 Mart seçimleri bir işaret olarak tanımlanabilir. Bütün dünyada yerel seçimler genel seçimlere giderken bir işaret verir. Evet yerel yöneticileri seçmek için yapılır ama iktidardan halkın memnun olup olmadığını gösterir. AK Parti hükümetinin son yıllarda yarattığı ekonomik sıkıntının yansıması var. Ayrıca bizzat Cumhurbaşkanı’nın itiraf ettiği gibi İstanbul’u mahvettiler, çevresiyle, yeşiliyle, gökdelenlerin silüeti bozmasıyla. Her ikisinin de rolü var.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi denen ucube bir sistem var. Bu sistem mecburen iki blok halinde seçimlere girilmesini gerektiriyor. Türkiye’de bu sistem bizim demokrasi kültürümüzle hiç uyuşmuyor. Dolayısıyla gruplar halinde seçimlere girildi. CHP’nin aslında yıllardır yüzde 30’u aşamaması yanlış. Çok büyük sıkıntılar var. Partinin yapısından işleyişinden kaynaklanan sorunlar var. Solda bölünmüşlük var. Bir de uluslararası boyut var: Küreselleşme denen dönem maalesef sendikaları zayıflattı, örgütlü toplumu zayıflattı. Bütün ülkelerde bir düşüş var. İspanya ve İsveç’te yapılan seçimlerde sol partiler yüzde 30’un altına düştü. Genel olarak sosyal demokratların bir arayışı var. Çalışanların haklarını kısıtlayan sosyal hakları gerileten kamunun görevlerini geriye çeken bu sistem bütün dünyada var. Sol partiler bundan etkileniyor. Türkiye sosyal devleti kuramadığı için bir sorunu daha var. Ben umut ediyorum ki kazandığımız büyük kentler ekonominin yüzde 70’ine sahip, halkın kentlerdeki yaşamını kolaylaştırırsa buradan bir sıçrama imkanımız olabilir.
Bence Türkiye’de eksiksiz bir demokrasi kuracaksan, CHP’nin örgütlü toplumu güçlendirmesi lazım, bunun önündeki engellerle mücadele etmesi lazım. Tabii ki sendikalarla çok yakın ilişki kurulmalı. Maalesef sendikalaşma oranı AK Parti döneminde epeyce düştü. AK Parti kendi kurduğu sendikalara yönlendirdi. Eskiden CHP’nin kendi örgüt yapısı içinde işçi büroları vardı. Bunlar bütün illerde örgütlenmişti. Diğer çalışanlarla çok güzel meslek odaları var bunlarla işbirliği yapmak gerekiyor. Birçok belediye başkanının programında biz insanları yönetime katarak yöneteceğiz deniyor. AK Parti kendi yakınındaki sendikalara yönlendirdi herkesi. İşçiler serbestçe sendika seçme hakkına kavuşunca kendi haklarını savunan sendikalara kayacaklar.
Sosyal demokrat partiler bütün dünyada ciddi örgütlenmeler kuruyor. Ama başarıyı tek başlarına elde edemeyeceklerini biliyorlar. Yalnız işçiler değil bütün emekçiler, kamu sendikaları gibi bütün kesimlerle sıkı işbirliği yapılmalı. O örgütlerin parti politikalarının belirlenmesinde söz sahibi olması lazım. Türkiye’de siyaset gerçekten kurallarına göre yapılmıyor demokrasi konusunda konuşulmuyor bunları halledelim dersek Türkiye ittifakı önemli olur. Hükümet bu konuda bir normalleşme sağlamak istiyorsa önce dilini değiştirmesi gerekir. Muhalefetin yarın iktidar olabileceğini kabul etmesi gerekir. Ekonomi felaket insanlar evine beslenecek gıda alamıyorlar, işsizlik almış başını gidiyor. Geçen sene 132 bin genç Avrupa’ya iş aramaya gidiyor. Bunları konuşmadan hamasetle götürmek yanlış. Samimi ittifak şudur: Her parti kendi ideolojisinde devam eder, ama partiler birbirini düşmanlaştırmaz. Genel başkana yapılan linç girişiminde bile geçmiş olsun demeyen, haklı göstermeye çalışan bir yönetimle nasıl Türkiye İttifakı kuracaksınız?
Şehirlerimiz yeni dönemde rahat bir nefes alacak. Halkla birlikte demokratik saydam bir yönetim olacak. Ama daha temel meselelerimiz var: Bütün sosyal demokrat partiler büyük bir arayış içinde. Yenileşme, ideolojik netleşme, örgüt yapısını halka açma, gençlerle buluşa projeleri yürüyor. Biz bu konuda SODEV’de de çalışmalar yapıyoruz. İdeolojik netlik gözden geçirilmeli. Bir programatik yenilenmeye gidilmesi lazım. Örnek bir demokratik işleyişe sahip olunması lazım. Örgütlü bir biçimde bu çalışmalar yapılırsa CHP’nin bir sıçrama yapmaması imkansız. Türkiye’de halen 7-8 milyon insan asgari ücretle çalışıyor ve gıdaya yetmiyor. Bütün bunları görmezden gelip sağ sol bitti propagandalarına kanmamak lazım. Büyük bir atılım yapılması gerekiyor.”