CHP'nin Adalar Belediye Başkan adayı Erdem Gül, Adalar'ın İstanbul'un ilçeleri arasında en nadide olanı olduğunu belirterek, "Burası bir açık hava müzesi aslında. Her şeyiyle farklı ama, geçen süreçte Adalar iktidar tarafından adeta kaderine terk edilmiş durumda" diye konuştu.
Gazete Duvar'dan Sadık Güleç'e konuşan Gül, Adalar'ın ulaşım sorunu olduğunu söyledi ve şöyle devam etti:
'DÖRT BİR TARAFI DENİZ OLAN BİR YERDE DENİZE GİRME İMKANLARI SIFIR'
Gül, "Türkiye'nin üzerinde bir kutuplaştırma, ötekileştirme süreçlerinden geçiyoruz. Bunu yoğun olarak yaşıyoruz. Temposu yüksek ve aşırı dozda Türkiye kutuplaştırılmaya çalışılıyor. Ama aşağıda tabanda böyle bir mahallelerin bölünmüşlüğü yok. Halk daha barışık ve bir arada yaşıyor. Farklı farklı partilere oy verenleri de söylüyorum. En çok talep edilen biraz daha dertleşme ortamının, konuşma ortamının, eleştiri ortamının, tartışma ortamının ve kendini ifade edebilme ortamının sağlanması. Böyle bir iklim isteniyor. Yani tepenin aksine, halktaki durum bu. En çok istenen siyasetin halktan kopuk olmaması, halkın konuşmasına halkın kendini ifade edilmesine destek verilmesi. Genel olarak, yani Adalar özelinde değil ama, genel talep olarak ben bunu görüyorum" diye konuştu.
'ADALAR'DA 12 BİN SEÇMEN VAR'
"Adalar'da 12 bin seçmen var. Buranın seçmen sayısı düşük olduğu için, üç yüzlü beş yüzlü seçmen sayıları ile buranın sonucu değiştirilebiliyor. CHP örgütü gerekli itirazları yaptı. Ancak tahmin ediyorum yine de beş yüzün üzerinde bir seçmen kaldı. Ben adadaki seçmenlerimizin bilinç düzeyinin yüksek olduğunu düşünüyorum. Onlarda AK Parti'nin İstanbul'u nasıl bir betona çevirdiğinin farkındalar. Adalara da böyle bir şeyin olmasına izin vermeyeceklerdir. Ben taşıma seçmene rağmen kazanacağımızı düşünüyorum."
'HAYVANLARA ASLA EZİYET EDİLMEDİĞİ BİR ADA İSTİYORUZ'
Adalar'daki fayton meselesine de değinen Gül, "Fayton meselesini Büyükşehir ve iktidarda biraz kaşıyor. Onların tamamen kaldırma gibi bir girişimi vardı. Ama bunun adalar için sembolik bir değeri var. Buradan geçinen insanlar var. Tabi ki koşulların mutlaka iyileştirilmesi gerekir. Hayvanlara asla eziyet edilmediği bir ada istiyoruz. Hiçbir canlıya eziyeti kabul edemeyiz. Bu sorunu hem onlarla hem ada halkıyla konuşarak çözmemiz gerekiyor" dedi.