Egedesonsöz Tv'ye konuşan Dağ, CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer’in Seferihisar Belediyesi’nde değerinin altına çok büyük satışlar gerçekleştirdiğini savundu:
'SOYER'İN MAL BEYANINDA EKSİKLER VAR, MESELA OTELDEKİ YÜZDE 7'LİK PAYI YAZILMAMIŞ'
“Yapılan satışlar borç ödemek için yapılmasına rağmen, borç azalıp biraz da hizmet yapılmış olsa biz bunları gündeme getirmezdik. Ama kasaya giren paranın nereye gittiği belli değil. Evet yasaya uygun yapmış olabilir, ama etik olarak yapıldığı anlamına gelmiyor. Bu yatırımlar, birikimler satılmak zorunda değildi. Bunların satılmak zorunda olunduğu nasıl bir gereksinimi vardı? Soyer mal beyanını açıkladı ama bazı eksikler var. Mesela oteldeki yüzde 7’lik payı yazılmamış. Bunu neden söylememe gereği hissetmiş?
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dağ’dan Soyer’e: Dediklerim yalansa bana dava aç!https://t.co/xLdFG23VE0 pic.twitter.com/qMrQaVmR73
— Egedesonsöz (@egede_sonsoz) 27 Mart 2019
Bizim belgelerimiz ortada, eğer karalama varsa, iftira varsa kendisi tazminat davası açabilir. Başkanın kendisi de hukukçudur. Söylediklerim gerçek değilse bana dava açsın. Ne yazık ki yer satma karşılığında borçlar artmış ve hizmet edilmemiş. Eğer bizim belediye başkanlarımız yer satma karşılığında hizmet üretmemişse seçmen orada karar verecek. Orada bir imaj var, bir algı var. Seferihisar’da çok büyük işler yapılmış değil. Eğer İzmir’e Büyükşehir Belediye başkanı olursa, çok farklı durumlarla karşılaşılabilir. Paranın nereye gittiği konusunda ‘Doğrudan temin’ yoluyla ödemeler yapıldığını görüyoruz. Ama paranın nereye gittiğinin cevabını onların vermesi lazım."
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun ‘tehlikeli oyun’ söylemi hakkında da konuşan Dağ, şu ifadeleri kullandı:
“Biz Aziz Kocaoğlu ile büyüdük ama artık önümüzdeki dönemde Aziz Kocaoğlu yok. Kocaoğlu ‘Tehlikeli oyun’ demişti ama bunu açıklamalı. Biz çok söyledik Aziz Abi bu oyunu açıkla, açıklamadan gitme diye. Zaten biz önümüzdeki dönemde kendisini Urla’daki evinde de sık sık ziyaret edeceğiz. Millet İttifakı'nı oluşturan 4 partiyi buraya getirin ve deyin ki şu masa etrafında konuşacaksınız ama cümleleriniz içinde AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan, MHP ve Bahçeli geçmeyecek, bu ülkenin sorunları, dış politika, ekonomi, ve Suriye meselesini konuşun deyin, ben 10 dakika veriyorum hemen kavga etmeye başlarlar. Bu rasyonel bir birliktelik değil, ülkenin menfaatine değil. İşte pazarlıkları Buca meselesinde görüyoruz. Daha ne pazarlık vardır bilemeyiz."