Sputnik objektifinden Diyarbakır Nevruzu

Her yıl yüzbinlerce kişinin katıldığı Diyarbakır Nevruzu, bu yıl da yüzbinlerin katılımıyla büyük bir coşku ile kutlandı.

HDP tarafından “Mutlaka kazanacağız, tecridi kıracağız” sloganıyla düzenlenen Nevruz için sabah erken saatlerde onbinlerce kişi Nevruz alanına doğru yürüdü. Alanın dört bir tarafı polis bariyerleri ile kapatılırken, girişler detaylı aramalardan sonra sağlandı. Kentin dört bir tarafından yapılan yürüyüşler ile kontrol noktalarından geçen kitlenin alana varmasıyla sayı yüzbinleri buldu.

ALANDAN RENKLİ GÖRÜNTÜLER

Kısa bir süre sonra kontrol noktaları önünde büyük bir kalabalık oluşurken, kitlenin alana girmesi saat 14:00’ü buldu. Kutlamayı 268 yerli ve yabancı gazeteci izledi. Nevruz alanına yöresel kıyafetleriyle gelen kadın ve gençler alanda renkli görüntüler oluşturdu. Yaşlı, kadın, çocuk her yaştan vatandaşın katıldığı Nevruz kutlamaları halaylarla başladı. Nevruz ateşinin yakılması ile birlikte alandaki coşku ikiye katlandı.

LEYLA GÜVEN: HALKIMIZI ÖZGÜRLEŞTİRECEĞİZ

134 gündür açlık grevi eyleminde olan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven’in kızı Sabiha Temizkan ve Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde yaşamına son veren Zülküf Gezen’in annesi Havva Gezen ve babası Şehmus Gezen Nevruzun onur konukları oldu. Leyla Güven, Diyarbakır Newroz’una mesaj gönderdi. Güven mesajında “Kahraman halkımız; zafer çok yakındır. Bahar geldi artık. 2019 yılında tecridi kıracağız ve halkımızı özgürleştireceğiz. Bütün dünya halkları iyi bilmelidir ki; tecrit içinde bir yaşamı asla kabul etmeyeceğiz. 2019 yılı direnişimiz ile Kürt ve Kürdistan halkının direniş yılı olacaktır” dedi.

PERVİN BULDAN: ARTIK DUYUN BU ÇIĞLIĞI

Kutlamada konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan da “Bugün açlık grevindeki arkadaşlarımızın taleplerini, yoldaşlarımızın sesini işitmeyenler artık duyun bu çığlığı. Bu meydanda bu haklı talebe milyonlar ses veriyor. 6 yıl önce Sayın Öcalan’ın mektubunu bu meydana ben okumuştum. 6 yıl önce hepimizin geleceğe dair barış umutları yeşermiştir. Sırrı Süreyya Önder ile birlikte milyonların şahitliğinde Sayın Öcalan’ın mektubunu okurken, barışa, özgürlüğe, adalete ve demokrasiye olan duygularımız kabarmıştı. O mektubu yok sayanlar, Dolmabahçe Mutabakatı’nı yok sayanlar, 5 Nisan 2015 tarihinde tecridi başlattılar. Çözümü bitiren, çözüm sürecini yargılayan zihniyet bu meydana iyi baksın. 5 yıldır tecrit uygulayanlar bu meydana iyi baksın. O gün mektubu yok saymasalardı, tecridi başlatmasalardı, Dolmabahçe Mutabakatı’nı görmezden gelmeselerdi, barışın, demokrasinin, özgürlüklerinin kapısı açılmış olacaktı” şeklinde konuştu.