‘Astana süreci, Türkiye ve İran arasındaki işbirliği seviyesini arttırdı’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye ve İran tarihinde ilk defa, bu sabah PKK'ya yönelik ortak operasyonun düzenlendiğini açıklamıştı.

Moskova merkezli Siyasi Krizleri Tahmin Etme ve Çözme Enstitüsü Direktör Yardımcısı İranist Aleksandr Kuznetsov, Sputnik'e açıklamasında, İran-Türkiye işbirliğini ve PKK'ya karşı ortak mücadeleyi değerlendirdi.

İran'da, PKK ile bağlantılı PJAK (Kürdistan Özgür Yaşam Partisi) ve İran Kürdistanı'nın faaliyet gösterdiğini hatırlatan Rus uzman, bu iki grubun son zamanlarda önemli ölçüde zayıfladığından İran için büyük tehlike arz etmediğini ancak terör sorununun devam ettiğini söyledi.

İran ve Türkiye arasındaki PKK'ya karşı mücadele işbirliğinin aslında 1996-1997 yıllarında başladığını ve o dönemde iki ülke arasındaki ilişkilerin iyileşmesinin faktörü olduğunu dile getiren Kuznetsov, bu konuda şu yorumda bulundu:

"Aynı dönemde, Türk ve İran istihbaratları arasında Kuzey Irak'ta da koordinasyon başlamıştı. Sonra tüm bu işbirliği sıfıra indirgendi, çünkü Türkiye ve İran, Kuzey Irak'ta farklı siyasi güçlere destek veriyor. Türkiye, Kürdistan Demokratik Partisi'ne (KDP), İran ise genelde Kürdistan Yurtseverler Birliği'ne destek veriyor. Ancak son zamanlar bu konuda olumlu hareketlenme meydana geldi. Türkiye, Suriye'deki PYD/YPG'yi PKK'nın uzantısı olarak görüyor. Aynı zamanda PKK'nın, erişimi zor dağlık bölge olan Sincar'da da bir kampı var. İranlılar da PYD/YPG'ye, Suriye'nin kuzeydoğusunu kontrol altında tuttukları sebebiyle olumlu bakmıyor. Bu yüzden Türkiye ve İran arasında bu temelde yakınlaşma yaşanıyor, ortak eylemler yapılıyor."

Rus uzman, Türkiye ve İran'ın bu tür eylemlere büyük bir dikkatle yaklaştığını ve sivillerin zarar görmeyeceği şeklinde hareket ediyorlar.

İran ve Türkiye arasındaki işbirliğinin son 10 yılda önemli ölçüde genişleyip derinleştiğini kaydeden Kuznetsov, yaklaşmanın sebebini şöyle değerlendirdi:

"Türkiye her zaman İran ekonomisine yönelik uluslararası yaptırımlara karşı çıkmıştır. Türkler bir yolunu bulup İran'ın bu yaptırımları yan geçmesine yardımcı oluyor. İkinci faktör de Suriye. Rusya, İran ve Türkiye, Astana sürecinin garantörleridir ve bu da Ankara ve Tahran arasındaki işbirliği seviyesini artırıyor."