Erdoğan: Türkiye hukuk devletidir, yol geçen hanı değil

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'nin Zeytinburnu mitinginde yaptığı konuşmada, 15 Temmuz Meydanı'nda toplanan vatandaşların muhteşem bir görüntü oluşturduğunu söyledi.  Bugün Tekirdağ, Çatalca ve Gaziosmanpaşa'da vatandaşlara hitap ettiğini, akşam da Sinan Erdem Spor Salonu'nda İstanbul'daki Samsunlularla bir araya geleceğini aktaran Erdoğan, "Bugün burada son 1,5 ayda İstanbul'un ilçelerindeki 13. mitingimizi yapıyoruz. Aynı dönemde Tekirdağ ile birlikte il mitinglerimizi 41'e ulaştırdık. 41 ile şu ana kadar gittim. Seçim gününe bütünüyle hem ilçe hem il mitinglerimizi kesintisiz sürdüreceğiz. Kar, boran, fırtına yok. Çünkü AK Parti, sizin kurduğunuz partidir. Milletin kurduğu partidir. AK Parti gücünü sadece milletten alan partidir" ifadelerini kullandı.

"Bizim gözümüz hiçbir zaman şurada, burada olmadı. Biz sadece milletimize baktık." diyen Erdoğan, girdikleri 14 seçimde de milletin desteğini aldıklarını ifade etti. 31 Mart'ta zaferle ayrılarak demokrasi ve kalkınma yolculuğunu sürdüreceklerine inandığını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

'KENDİNE BAŞKA YOL ARAYANLARA YAPACAK BİR ŞEYİMİZ YOK'

- Tabii bu uzun yolculukta zaman zaman eksikler olmuştur. Hatta zaman zaman hatalar da yapılmıştır. Kimi vakit de yorgunluklar ortaya çıkmıştır. Elbette bu süreçte yolunu kaybeden, yoldan çıkanlar da vardır. AK Parti Genel Başkanı olarak geçmişte Başbakan olarak şimdi Cumhurbaşkanı olarak hep gördüğüm hataları düzeltmenin, yanlışları telafi etmenin gayreti içinde oldum. Kendine başka yol arayanlara yapacak bir şeyimiz yoktur ama kalbi kırılan, gönlü yaralanan, umudu zedelenen kardeşlerimizin de seslerine hep kulak verdik.

— Milletimizin bize verdiği mesajları asla gözardı etmedik. Bu anlayışla yeri geldi teşkilatlarımızı değiştirdik, yeri geldi bakanlarımızı, bürokratlarımızı değiştirdik, yeri geldi milletvekillerimizi, belediye başkanlarımızı değiştirdik. Öyle ki aslında hiç de fena olmayan işler yaptığı halde sırf milletimizle iletişiminde sıkıntı yaşadığı için görev süresinin dolmasını beklemeden nöbet değişikliğine gittiğimiz arkadaşlarımız oldu. Şahsen kendi önceliklerimizde de milletimizin taleplerine, beklentilerine göre değişiklik yapmaktan çekinmedik. Biz milletle inatlaşmaya değil millete hizmet etmeye geldiğimizi asla unutmadık.

'HER KESİMİN SESİNE KULAK VERİYORUZ'

- Birileri ellerinde imkan yokken bile millete efendilik taslarken biz hangi görevde olursak olalım hizmetkarlık mevkinde bulunduğumuzu asla aklımızdan çıkarmadık. Emin olun, son nefesimize kadar da aynı anlayışla çalışmayı sürdüreceğiz. Bu seçimde şu veya bu sebeple gönlü kırıldığı için serzenişte bulunan vatandaşlarımızın seslerini duymadığımız sanılmasın. Biz her seçimde elli 60 gezer, ilçeleri ve diğer programlarıyla 100'ün üzerinde miting yaparken milletimizin her kesiminin sesine kulak veriyoruz.

— Siyaset de ülke yönetimi de imkanlar ve mümkünler meselesidir. Elimizdeki imkanları mümkün olan en iyi şekilde kullanarak ülkemize ve milletimize hizmet etmekten başka bir gayemizin olmadığını en iyi sizler biliyorsunuz. Son yıllarda üst üste yaşanan seçimler, milletimizi sadece yormakla kalmadı aynı zamanda ülkemizin önceliklerinin anlaşılmasını da zorlaştırdı. İnşallah 31 Mart'ın ardından önümüzde şöyle 4,5 yıllık kesintisiz bir icraat dönemi olacak. Bu dönemi en verimli şekilde kullanarak yeniden reform gündemimizi hayata geçirmekte kararlıyız. Bu kardeşinizin Rabbim ömür verirse 4,5 yıl önünde bir süreç var. İstanbul'da gerek Büyükşehir Belediye Başkanımız gerek Zeytinburnu'nda Ömer (Arısoy) kardeşim 5 yıl onların da büyükşehir ve ilçe belediye başkanlığı süreci var. Ne yapacağız? El ele vereceğiz. Cumhurbaşkanı olarak ben, İstanbul'da Büyükşehir, Binali (Yıldırım) Bey, Zeytinburnu'nda da Ömer kardeşim üçlü olarak İstanbulumuzu çok daha farklı bir şekilde ayağa kaldıracağız.

'KAÇACAK DELİK ARAYACAKLAR'

- Şartlar ne olursa olsun, güvenlik ve ekonomi alanlarında atmaları gereken acil adımları ihmal etmediklerini ve etmeyeceğiz. Seçimlerden sonra bu alanlarda çok daha süratli ve kararlı adımlarla ülkemizi 2023 hedeflerimize ulaştıracağız. Bunun için sizlerin çok güçlü desteğine ihtiyacımız var. Birileri seçimlerde farklı bir sonuç ortaya çıksın ve Türkiye tökezlesin diye ellerini ovuşturarak bekliyor. Maalesef CHP'nin başını çektiği ittifak da bu tuzağın gönüllü taşeronluğuna soyunmuş durumda. Gözlerini öyle bir hırs bürümüş ki amaçlarına ulaşmak için terör örgütleri dahil herkesle iş birliği yapmaktan çekinmiyorlar. İnşallah bu defa da başaramayacaklar. Türkiye bu seçimden bekledikleri gibi yaralı değil tam tersine çok daha güçlenmiş olarak çıkacak. İşte o zaman bunların hepsi de kaçacak delik arayacak. Çünkü milletimiz bunlara girdikleri karanlık işbirliklerinin hesabını mutlaka soracaktır.

Mitinge katılan vatandaşlara 8 Mart'ta İstiklal Caddesi'ndeki olaylara ilişkin çeşitli videolar izleten Erdoğan, "Bayrağımızı yakanlar, ezanımıza maalesef düdüklerle aykırı hareket edenler, attıkları tweetlerle 'Mecbur muyuz biz sizin ezanınızı dinlemeye?' diyenler, mecbur olmayabilirsin ama protesto etme hakkın da yok" dedi.

'TÜRKİYE HUKUK DEVLETİDİR, YOL GEÇEN HANI DEĞİL'

"Dünya Kadınlar Günü için beyler Taksim'e çıkıyorlar. İzin var mı? Yok. Bildiri var mı? Yok." diyen Erdoğan, şöyle devam etti: "İstanbul Valisine soruyorum, o olayın olduğu anda, 'Bunların müracaatı var mı?' Yok. Türkiye bir hukuk devletidir, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu vardır. Bir toplantı, bir yürüyüş nasıl yapılacak bunlar hukukta bellidir. Eğer buna uymazsanız size idare 'Oralarda buyrun yapın.' demez. Niye? Kamu düzeni denilen bir şey var. En hareketli yer olan İstiklal Caddesi'nde, Taksim Meydanı'nda siz bunu yapamazsınız. Bu ülke yol geçen hanı değil, kanuna, hukuka uyacaksın. Tayyip Erdoğan bir genel başkan olarak bütün toplantılarını nasıl hukuk içinde yapıyorsa, kanunla yapıyorsa sen de öyle yapacaksın Bay Kemal. Senin il başkanın oraya geliyor hiç dinlediği filan yok. Ne diyor parti sözcüsü? 'Onlar polise karşı yaptılar bu düdük çalma işini.' Siz kimi uyutuyorsunuz, kimi aldatacaksınız? Gerekli olan müdahale yapıldı ve o gösteriye müsaade edilmedi."

'FETÖ'CÜLER VE CHP ORADAYDI'

8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü etkinliğinde 'terör gruplarının desteklediği parti, FETÖ'cüler ve CHP'nin olduğunu' söyleyen Erdoğan, "Bunun dışındakileri bilemiyorum. Söyle bana arkadaşını, söyleyeyim sana kim olduğunu. Ne yapıyorlar? Ezanımıza protesto…" ifadelerini kullandı. Erdoğan, "Bu vatan Müslüman kanlarıyla yoğrulmuştur. Biz 'Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır/Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.' diyerek bugünlere geldik. Bizim bayrağımızı yakmaya yeltenenleri kusura bakmasınlar biz yakarız. Onlara fırsat vermeyiz." dedi.

CHP Zeytinburnu Belediye Başkan adayı Adil Emecan'ın daha önce Anavatan Partili olduğuna değinen Erdoğan, "'Erdoğan en çok beni severdi' demiş. Ya ne alakası var? O zaman ANAP'lıydı şimdi CHP'li. Bunlar bukalemun gibi. Duruş çok önemli duruş. Zaten beyefendinin eşi de şu anda CHP'den milletvekili. Bunlardan buraya hizmet olur mu? Şimdi bunlara 31 Mart'ta bir Osmanlı tokadı vurmaya hazır mıyız?" diye konuştu.

Erdoğan mitingin sonunda vatandaşlara çay dağıtarak, kadın katılımcılara "Akşam çayları demleyeceksiniz, beylere ve çocuklara ikram edeceksiniz, bizlere de dua edeceksiniz" diye seslendi.