Türk siyasetçiler: Venezüella’daki ABD destekli darbe girişimi kabul edilemez

Uzun süredir ABD'nin ekonomik yaptırımlarının hedefinde olan ve darbe girişimleriyle mücadele eden Venezüella, bu sefer Washington'ın açık açık desteklediğine işaret ettiği bir kalkışmaya sahne oluyor. ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence'in Salı günü Venezüella halkına ayaklanma çağrısı yapmasını takip eden 24 saat içinde Venezüella Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido, kendisini 'geçici devlet başkanı' olarak ilan etti. Guaido'nun ilanını, ABD Başkanı Donald Trump'ın Guaido'yu ülkenin "geçici devlet başkanı" olarak tanıdığını ilan etmesi ve onu da Kanada, Şili, Peru, Brezilya, Guatemala, Kolombiya ve Paraguay ülkelerin Trump'a yönelik desteği takip etti.

Venezüella Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD'nin Venezüella'da iç karışıklığa yol açtığını belirterek "Emperyalist ABD hükümetiyle politik ve diplomatik ilişkileri kestiğimizi açıklıyorum. ABD'nin bütün diplomatik ekibine, ülkeyi terk etmesi için 72 saat veriyorum" dedi.

Venezüella Savunma Bakanlığı ‘dayatılan bir devlet başkanını kabul etmeyeceklerini' söyleyerek Venezüella ordusunun "anayasayı ve ulusal egemenliği koruyacağını" söyledi. Gelişmelerin sonucunda, ABD'nin sokağa çağırdığı Guaido destekçilerinin yanı sıra Devlet Başkanı Maduro destekçileri de sokaklara çıktı. Başta başkent Caracas olmak üzere ülkenin dört bir yanında çatışmaya evrilen gösteriler sürüyor.

TÜRKİYE, RUSYA VE ÇİN ‘MADURO'NUN YANINDA'

Venezüella yönetimine Türkiye ve Rusya'nın dahil olduğu çeşitli ülkelerden destek de gecikmedi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Cumhurbaşkanımız, Venezüella Devlet Başkanı Nicolas Maduro'yu arayarak 'Maduro kardeşim! Dik dur, yanındayız' dedi" açıklamasında bulundu. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, "Maduro, halkının desteği ile meşru şekilde seçilmiş bir siyasetçidir. Nicolas Maduro'yu tanımamak, Venezüella halkını tanımamaktır" dedi. Hatta Ankara'nın desteğinin Türk halkında da karşılığı önemli ölçüdeydi. Zira, Venezüella'da Ulusal Meclis Başkanı tarafından yapılan başkanlık ilanının ardından dünya gündemine giren ülkeye çıkan olaylarda, Maduro'ya en çok sosyal medya desteğinin Türkiye'den yapıldığı ortaya çıktı. Twitter'da açılan '#WeAreMaduro' etiketiyle en çok Türk kullanıcılar paylaşımda bulundu.

RUSYA'DAN ABD'YE UYARI: ASKERİ MÜDAHALEDE FELAKETE YOL AÇAR

Rusya Federasyon Konseyi Dış İlişkiler Komitesi Başkan Yardımcısı Andrey Klimov, Rusya'nın Nicolas Maduro'yu Venezüella'nın devlet başkanı olarak tanıdığını ve bu yaklaşımında bir değişiklik olmayacağını söyledi. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, ABD'yi Venezüella'ya askeri müdahalede bulunmama konusunda uyardı ve böyle bir adımın felakete yol açacağını vurguladı.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Çunying ise "Çin tarafı, Venezüella hükümetinin, ülkenin ulusal egemenlik, bağımsızlık ve istikrarını korumaya yönelik çabalarını destekliyor, Venezüella'ya dış müdahaleye karşı çıkıyor" açıklamasını yaptı. Küba, Bolivya ve İran da Venezüella'nın "meşru" lideri Maduro'ya desteklerini bildirdi.

Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk, Venezüella Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido'nun, kendisini 'geçici devlet başkanı' ilan etmesine destek vererek "Umarım tüm Avrupa Venezüella'daki demokratik güçlere destek verir" ifadelerini kullandı.

‘KÜRESEL GÜÇLERİN OPERASYONU TASVİP ETMİYORUZ'

Sputnik'e konuşan Türkiye — Venezüella Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Serkan Bayram, son dönemde yaşananları ‘Venezüella Devlet Başkanı Nicolas Maduro ve halkına karşı küresel güçlerin operasyonları' olarak nitelendirdi. Demokratik yolla gelen başkanları indirmek için yapılan bu girişimleri tasvip etmediklerini vurgulayan Bayram Türkiye olarak demokratik yolla gelen Venezüella Devlet Başkanı Maduro'nun da yanında olduklarını kaydetti.

Geçmişte Türkiye'de de buna benzer olayların yaşandığını ama hiçbirinin tutmadığını ifade eden AK Partili Bayram, "Darbe girişimleri oldu, o oldu bu oldu ama halkın gücünü yanınızda tuttuğunuz müddetçe bunların hepsi sona erdi" dedi. Bayram, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdi de Venezüella'da küresel güçlerin hem ekonomik yaptırımlarla hem de askeri darbeyi işaret ederek veya Meclis Başkanı'nın Devlet Başkanı ilan ederek yapılacak bu girişimler halk nazarında tutmayacaktır. Er ya da geç demokrasi üstün gelecek ve Maduro hükümeti işbaşında kalmaya devam edecektir. Biz Türkiye halkı olarak da her daim Sayın Maduro'nun da Venezüella halkının da daima yanında olacağız."

‘BÖLGEDEKİ DİĞER ÜLKELERE DE BASKI YAPILIYOR'

AK Partili Serkan Bayram, bazı ülkelerin ABD'nin Venezüella Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido'yu ülkenin "geçici devlet başkanı" olarak tanımasına destek vermesini de değerlendirdi. Güney Amerika ülkelerine de baskı yapıldığını kaydeden Bayram, "Onların bir kısmı karar aldı ama Meksika çekildi. AB de seçim noktasını öneriyor AB ülkelerinin bazıları. Rusya da Maduro hükümetine destek verdi. Bunlar gösteriyor ki Maduro hükümetinin meşruluğu noktasında bir sıkıntı yok" dedi.

‘BU GİRİŞİM AKAMETE UĞRAYACAKTIR'

Venezüella'da ciddi petrol rezervleri olduğunu ifade eden Bayram, bazı küresel güçlerin buralarda tam hakimiyeti sağlamak için Maduro hükümetini gönderme derdinde olduklarını söyledi. Bayram, "Ama dünyada şu anda Maduro hükümetinin gayri meşru olduğu noktasında genel bir kanaat yok. Bir operasyon yapıldığı, ekonomik dengeler noktasında bir takım organizasyonlara girişildiği noktasında kanaat var. O yüzden bence bu girişim akamete uğrayacaktır diye düşünüyorum" diye konuştu.

TÜRKİYE'NİN VENEZÜELLA POLİTİKASI TÜRK-ABD İLİŞKİLERİNİ ETKİLER Mİ?

Peki Venezuella'daki bu son gelişmeler Türkiye-ABD ilişkilerini etkiler mi? AK Partili Serkan Bayram bu soruyu ise "Herhangi bir etki yapacağını düşünmüyorum" diye yanıtladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce gerçekleştirdiği Venezüella ziyaretini hatırlatan Bayram, "Cumhurbaşkanı dünyada ne kadar mazlum, mağdur insan varsa her daim yanında olmuştur, Türkiye yanında olmuştur. Venezüella'da da demokratik yolla gelen bir hükümetin, bir başkanın yanında olmamız gerekiyor bizim" dedi. Türkiye'de de sık sık darbeler yaşandığını ifade eden Bayram, "En son 15 Temmuz'da yaşananlar bunların hepsi dış mercekli ülkemizde yapılan operasyonlardır. Son ekonomik operasyon da aynıdır. Ama halkımızın gücü tankın gücünü yendi. Maduro'da da halk desteği var, halk sokaklara çıktı destek veriyor. Onların da bu badireyi atlatacağını düşünüyorum" diye konuştu.

SAADET PARTİLİ KAYA: ABD VENEZÜELLA'DA DARBE YAPMAYA ÇALIŞIYOR

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Dış İlişkiler Başkanı Mustafa Kaya ise "Amerika'nın bir ülkenin iç işlerine bu denli müdahale etmesi kesinlikle kabul edilemez. 1823 Monroe Doktrini ile birlikte ABD, Güney Amerika'yı ‘arka bahçe' ilan etti ve oralardaki bütün gelişmelere doğrudan müdahil olma hakkını kendisinde görmeye başladı. Bugün Venezüella'da Maduro çok başarılı bir devlet adamı olmasa da, Venezüella'daki iktidar değişimi ancak Venezüella halkının iradesiyle gerçekleşmeli. ABD'nin bu şekilde başka bir ülkenin iç işlerine karışması ve kendisine yakın olarak gördüğünü birinin devlet başkanlığını kabul ettiğini ilan ediyor ve bunlar yetmezmiş gibi bir de Venezüella halkını sokağa çağırıyor. Kendi ülkesinde yapılsa suç sayılacak şeyleri, başka ülkede yapması kesinlikle kabul edilemez" değerlendirmesinde bulundu.

"ABD uzaktan bir darbe mi yürütüyor?" sorusu üzerine Kaya "ABD, uzaktan değil, doğrudan darbe yapmaya çalışıyor. ABD'nin en yetkili iki ismi Trump ve Pence'in darbe çağrılarının anlaşılır bir tarafı yok. ABD'nin bu girişimleri kabul edilemez. Olması gereken duruş, Maduro'nun değil Venezüella halkının yanında olmak. Çünkü bir gün Maduro gidip, başkası da gelse önemli olan halkın iradesi. Bu duruş, Venezüella yönetiminin başarılı veya başarısız olduğu değerlendirmelerinden bağımsız olarak sergilenmeli" dedi:

‘SİZ HANGİ HAKLA MEŞRU BİR DEVLETİN İÇ İŞLERİNE KARIŞIYORSUNUZ?'

Batılı ülkelerden gelen darbe yanlısı açıklamaların "kabul edilemez" olduğuna değinen ve Batılı ülkelerin tutumuna sert tepki gösteren Kaya "Aynı Batı, Mısır'da seçilmiş Sisi'ye karşı darbecileri desteklemişti. Batı dünyası için demokrasi, meşruiyet veya insan haklarının bir önemi yok. Eğer gelecek kişi, birlikte çalışacakları biriyse Batı, bütün bu evrensel değerleri rahatlıkla rafa kaldırabiliyor. Venezüella'da da yaptıkları bu. Siz hangi hakla, Birleşmiş Milletler'e göre meşruiyeti tescil edilmiş bir devletin iç işlerine doğrudan bu şekilde müdahale etme hakkını buluyorsunuz? Çok basit bir soru. Siz kimsiniz? Bu hakkı nereden buluyorsunuz? Bu hadiseler Batı'daki bir ülkede olsa, Avrupa'dan bu tepki gelmezdi. Sarı Yelekliler hadisesinde itidal çağrısı yapan Batı, çelişkili tutum içinde " diye konuştu.