Öcalan’ın kardeşi ile görüşmesini değerlendiren Temelli: Tecridin kırılacağı yer siyaseten bir görüşme trafiği

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Abdullah Öcalan'ın uzun bir aradan sonra görüştüğü kardeşiyle ‘sağlığının iyi olduğu' mesajını gönderdiğini ve seçim çalışmalarında başarılar dilediğini ifade etti. Görüşmeyi "Olumlu çünkü sağlık durumunu öğrenebildik. Bunu bile 2.5 yıldır öğrenemiyorduk" sözleriyle değerlendiren Temelli aile görüşünün periyodik hale gelmesi, avukatlara da görüş iznin verilmesi gerektiğini kaydetti. Temelli, "Tecridin kırılacağı yer siyaseten bir görüşme trafiği, Türkiye açısından artık bir zorunluluktur" dedi.

İmralı Cezaevi'nde kalan Abdullah Öcalan, yaklaşık 2,5 yıl sonra ilk kez aile görüş başvurusu kapsamında kardeşi Mehmet Öcalan ile görüştü. Mehmet Öcalan en son 11 Eylül 2016'da İmralı'ya giderek bir görüşme gerçekleştirmişti. HDP'nin tutuklu milletvekili Leyla Güven de Öcalan'a uygulanan görüş yasağının kaldırılması için açlık grevine başlamıştı.

Sezai Temelli, görüşme iznini ve Öcalan'ın mesajlarını TBMM'de aralarında Sputnik'in de bulunduğu bir grup gazeteciye değerlendirdi.  Temelli,  Öcalan'ın uzun bir aranın ardından kardeşi ile görüşmesi konusunda şunları söyledi:

‘OLUMLU ÇÜNKÜ SAĞLIK DURUMUNU ÖĞRENEBİLDİK'

"Bir tarafı olumlu, neden çünkü sağlık durumunu öğrenebildik. Bunu bile 2,5 yıldır öğrenemiyorduk. Dolayısıyla Öcalan'ın sağlığı ne durumdadır, ayakta mıdır, yatıyor mudur, hiçbir şey bilmiyoruz. Gerçek anlamda bir şey bilmiyoruz. Yani hani olur ya bazen off the record gelir, yok böyle bir şey. Bununla ilgili olarak olumlu görüyorum.

‘AVUKATLAR DA GÖRÜŞMELİ, SİYASETEN BİR GÖRÜŞME TRAFİĞİ DE OLMALI'

Ama bu periyodik olarak olmalı. Hak bir haftada bir diyor. Tamam haftada bir olmuyorsa da ayda bir olsun. 2.5 yılda bir olabilir mi? Dolayısıyla bir kere aile görüşünün acilen artık siyasetten bağımsız düşünülerek önü açılmalı. Yine siyasetten bağımsız olarak ele alınacak bir diğer konu hukuk, hukuki haktır yani avukatları. Bunlar da periyodik olarak adaya gidip gelmeli. Her ne kadar Türkiye ‘bu davaların hepsi sonlanmıştır, avukat görüşü yoktur' gibi bir şeye yaslansa da devam eden süreçler vardır. Kaldı ki, süreç devam etmese bile, hüküm kesinleşmiş olsa bile o davanın avukatları mahkumu görebilir. Çünkü başka hakların takibi için. Yani mahkumluğundan doğan hakları için de bir avukat ihtiyacı var. Bunların hepsini ayrı ayrı değerlendirmek lazım.  Üçüncüsü esas tecridin kırılacağı yer siyaseten bir görüşme trafiği, Türkiye açısından artık bir zorunluluktur. "

‘BAŞKA MUHATABI YOKTUR, KİMSE MUHATAPLIĞA SOYUNMASIN'

Siyaseten tecridin kırılmasının Türkiye açısından, demokrasi ve barış açısından kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Sezai Temelli, "Bunun başka bir muhatabı yoktur. Kimse de bu muhataplığa soyunmasın. Bunu ne HDP doldurabilir ne de başka bir yer doldurabilir" dedi. Bu konuda muhatabın direk Abdullah Öcalan olduğunu savunan Temelli, görüşmelerin de yasal bir zemine kavuşturulması gerektiğini, Meclis'in bu iradeyi alması gerektiğini söyledi.

‘SAĞLIĞININ İYİ OLDUĞUNU SÖYLEMİŞ, ÇALIŞMALARDA BAŞARILAR DİLEMİŞ'

Temelli, Abdullah Öcalan'ın kardeşiyle gönderdiği mesajlara ilişkin sorular üzerine de, ‘Sağlığının iyi olduğunu söylemiş, arkadaşlara seçim çalışmalarında  başarılar dilemiş. Onun dışında başka bir mesajı yok. Zaten iki cümle konuşmuş yani. Çok kısa sürmüş" dedi. Temelli, Öcalan'ın Leyla Güven'in açlık grevinden haberdar olduğunu da belirterek, bu konuda herhangi bir mesajın kendilerine ulaşmadığını kaydetti. Temelli, "Hiçbir yorum yok, bize de ulaşan bu anlamda bir şey yok" dedi.

‘İZİN VERİRSEK AÇLIK GREVLERİ SONLANIR ANLAYIŞIYLA HAREKET ETMİŞ OLABİLİRLER'

Temelli, Leyla Güven'in açlık grevine devam kararını ise,  "Leyla Hanım zaten söylüyordu. Leyla Hanım'ın açlık grevi kararı tecride karşıdır. Dolayısıyla bu aile görüşü tecridin kırıldığı, tecridin sonlandığı anlamına gelmiyor. Dolayısıyla Leyla Hanım tutarlı bir şekilde o iradesini beyan ediyor" sözleriyle değerlendirdi. Kendilerinin ölümler olmadan açlık grevlerinin sonlanmasını istediklerini vurgulayan Temelli, açlık grevlerinin sonlanması için de  artık devletin konuya hassasiyetle yaklaşmasını istediklerini kaydetti. Temelli, bu gidişatı her şeyden önce doğru okuyup, bunun gereğini yapma sorumluluğunun bugün yine iktidarda ve devlette olduğunu söyledi. 

Öcalan'a ailesiyle görüşme izninin verilmesinin de açlık grevleriyle ilgili olabileceğini de ifade eden Sezai Temelli, "2016'da da aynı böyle bir hamle yapmış devlet.  Ne yapmış yine açlık grevleri var, Mehmet Öcalan adaya gitmiş, açlık grevleri sonlanmış. Yine ‘biz bu aile görüşüne izin verirsek açlık grevleri sonlanır' anlayışıyla hareket etmiş olabilirler. Bu, başka bir anlamı yok" diye konuştu.

‘BU TÜRKİYE'NİN BİR MESELESİ, DEMOKRASİ MESELESİ, BARIŞ MESELESİ'

"Açlık grevleri kişinin kendi iradesiyle almış olduğu bir karar" diyen Sezai Temelli, bir siyasi parti olarak açlık grevini sonlandırın gibi bir çağrılarının olamayacağını ama açlık grevi koşullarının sonlanması için üzerlerine düşeni yapacaklarını söyledi.  Özellikle tecridin sonlanması için bir demokratik kamuoyunda duyarlılık yaratmaya çalışacaklarını anlatan Temelli, "Bu çok önemli. Bu Türkiye'nin bir meselesi, Türkiye'nin demokrasi meselesi, barış meselesi. Dolayısıyla bütün Türkiye bu konuda duyarlı olmalıdır. Bugün açlık grevinin sonlanması açlık grevlerinde olanlara çağrı yaparak sonlanacak ya da yol alınacak bir şey değil. Tecridin sonlanması ile olabilir. Mesela, ilk adım olarak herkes avukatlarının ya da vasisinin adaya gitme talebini dillendirebilir. Bu talepte bulunabilir" dedi. Temelli, bütün muhalefet partilerinin aslında bu konuda sorumluluk alması gerektiğini belirtti.

‘BİR, İKİ, ÜÇ, BEŞ DEĞİL 780 BAŞVURU VAR'

Öcalan ile görüşme taleplerinin uzun bir süredir bir bahane ile reddedildiğini belirten HDP Eş Başkanı Temelli, "Bahane üretmek yerine çözüm üretmek gerekiyor. Yani avukatları hemen adaya gitmeli hemen" dedi. Görüşme için çok sayıda başvuru yapıldığını da vurgulayan Temelli,  "780 kez başvuru, bir iki, üç, beş değil 780 kez başvuru var" diye konuştu.