Suriye'de "Kürtler" olarak tanımlanan grubun ABD'nin terör örgütü listesinde yer alan PKK'nın bir uzantısı olduğunu söyleyen Acar, PKK ile PYD/YPG eylemlerinin aynı liderlik ve karargahtan koordine edildiğinin altını çizerek, "Onların hepsi Marksist ideolojinin peşinde ve Amerikan değerlerini paylaşmıyorlar" diye yazdı.
Acar, makalesine şöyle devam etti:
"Amerikan halkı yıllarca, Türkiye, ABD ve diğer NATO müttefikleri de dahil olmak üzere 70 uluslu uluslararası bir koalisyonun IŞİD'i yenemediğine, Suriye Demokratik Güçleri (SDF) kisvesi altındaki PKK/PYD/YPG'nin bunu yapabileceğine inandırıldılar. Bu apaçık bir yanlıştı ve ne yazık ki medya ve bazı uzmanlar bu yanlış ön kabulün yayılmasında önemli rol oynadılar".
Şu ana kadar Türkiye'nin IŞİD'e karşı kara harekatı ile savaşan tek NATO üyesi olduğunu belirten Acar, iki yıl önce yapılan Fırat Kalkanı operasyonu ile Türk Silahlı kuvvetlerinin 4 bin IŞİD militanını saf dışı bırakarak bölgede geniş bir alanı temizlediğine dikkati çekti.
"Başkan Donald Trump'ın Suriye'den çekilme kararını memnuniyetle karşılıyoruz" ifadesini kullanan Acar, ancak alanda IŞİD ve diğer radikal grupların kalıntılarına karşı hala dikkatli olunması gerektiğinin de altını çizdi.
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.
