Volkan Bozkır, Türkiye'nin gerek jeopolitik konumu, gerekse uluslararası gücü ve etkisini dikkate alarak, tüm dünyayı etkileyen gelişmelere sessiz kalmasının mümkün olmadığı ve bunlara ilişkin proaktif ve etkili bir dış politika izlediğinin açık olduğunu söyledi.
Türkiye ve Afganistan'ın köklü tarihsel ilişkilere sahip iki kardeş ülke olduğunu vurgulayan Bozkır, Türkiye'nin Afganistan'ın milli birliğini, bütünlüğünü ve bağımsızlığını her zaman desteklediğini anlattı.
TÜRKİYE'NİN AFGANİSTAN'A YÖNELİK DESTEKLERİ
Volkan Bozkır, Türkiye'nin Afganistan'a yönelik desteklerini anlattı.
Afganistan'a 2004'ten bu yana süren yardım programının toplam değerinin 1.1 milyar doları aştığını belirten Bozkır, "Ülkenin her vilayetinde binden fazla proje gerçekleştirilmiştir" dedi.
Komisyon Başkanı Bozkır, Afganistan'da NATO ve BM başta olmak üzere, uluslararası toplumun yoğun gayretleriyle sağlanan ilerlemenin henüz kırılgan olduğunu ifade ederek, "Bu nedenle, Afganistan'da barış ve istikrar sürdürülebilir temellere kavuşturulana kadar, bölge ülkelerinin ve uluslararası toplumun desteğinin devam etmesi şarttır" diye konuştu.
Volkan Bozkır, kararlı destek misyonu kapsamında, Türkiye'den 469 personelin Afganistan'da görev aldığını belirterek, "Tüm çabalara rağmen Afganistan'daki güvenlik durumu kırılganlığını sürdürmektedir. Henüz huzur sağlanamamıştır ve saldırılar sürmektedir" dedi.
Buna karşın, önemli bir gelişme olarak, 20 Ekim 2018 tarihinde düzenlenen Parlamento seçimlerinin önemli bir aşama teşkil ettiğine dikkati çeken Bozkır, 2019 ilkbaharında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de başarıyla gerçekleştirilmesinin, Afganistan'da siyasi uzlaşıya yönelik ortamın teşkili bakımından önemli olduğuna işaret etti.
Komisyon Başkanı Bozkır, "Afganistan'da kalıcı barış ve istikrar, ancak Afganlar arasında sağlanacak ve bölge ülkeleri ile uluslararası toplumun destekleyeceği siyasi uzlaşıyla temin edilebilecektir" ifadesini kullandı.
'CUMHURBAŞKANININ GÖSTERDİĞİ LİDERLİK ÇOK BELİRLEYİCİ OLDU'
ABD'nin Suriye'den çekilme kararının oluşma sürecinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gösterdiği liderlik ve izlediği diplomasinin çok belirleyici rolü olduğunu herkesin ifade ettiğini belirten Volkan Bozkır, "14 Aralık günü yapılan telefon görüşmesi, bütün bu sürecin seyrini değiştiren önemli bir karara vesile olmuştur. Bu telefon görüşmesi sonucunda, 18 Aralık'ta ABD'nin Suriye'den çekilme süreci başlamıştır" dedi.
Suriye'deki son gelişmeler çerçevesinde sınır hattında çok önemli hareketlilik olduğuna dikkati çeken Bozkır, şunları kaydetti:
Hemen sınırımızda bulunan 3 binden fazla DEAŞ'lı, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Özgür Suriye Ordusu tarafından Fırat Kalkanı Harekatı çerçevesinde etkisiz hale getirilmiştir. Fırat Kalkanı Harekatından sonra, o günden bugüne kadar Cerablus-El Bab hattında tek bir DEAŞ unsuru dahi bulunmamaktadır. Ayrıca burada sağlanan güvenli bölgeye ve huzura dayanarak da ülkemizde misafir ettiğimiz Suriyeli kardeşlerimizden 180 bini tekrar ülkelerine, yuvalarına dönme kararı almışlar ve bugün orada huzur içinde yaşamaktadırlar".
CHP: AFGANİSTAN HÜKÜMETİ İLE TALİBAN ARASINDA ANLAŞMA OLMASI DURUMUNDA TEZKERE YENİNDEN DÜZENLENMELİ
Tezkere hakkında söz alan CHP İstanbul Milletvekili Ahmet Ünal Çeviköz, "Afganistan hükümeti ile Taliban arasında bir anlaşma olduğu takdirde Türkiye'nin Afganistan politikasının bu anlaşma esaslarına göre yeniden düzenlemesi gerekecektir" yorumunu yaptı.
HDP: TEZKERE AFGANİSTAN'A KAN VE GÖZYAŞI DIŞINDA BİR ŞEY GETİRMEYECEK
HDP Batman Milletvekili Mehmet Ruştu Tiryaki ise "Tezkere, Afganistan'a kan ve gözyaşı dışında hiçbir şey getirmeyecek. Bu günaha ortak olmayabiliriz" dedi.