1996 yılında rekor kırarak kazandığı Gazi Koşusu onlarca yarış ile adını unutulmaz yapan Bold Pilot'un hikayesi için Göral, "Hafızasının zayıf olduğu söylenen bir toplumuz ama çok güzel yaşanmış hikayeler var. Bunlar bir yerlerde hep keşfedilmeyi bekliyordu. Hollywood ve Avrupa sineması böyle hikayeleri çok güzel çıkarıyordu. Biz de kendimizi neredeyse oradan görüyorduk. Çok insana dair hikayeler var ama biz bu kapıyı ne zamandır zorlamıyorduk. Küçük küçük denemeler oluyordu ama hep proje olarak kalıyordu" dedi.
'90'LARI VE YENİDEN BİRARAYA GELMEYİ ANIMSATIYOR'
Türk Sinemasının savaş ve yarış sahneleri çekmekte de artık ustalaştığını belirten Burak Göral, "Bu kadar hareketli sahne çekme geleneğimiz yok diyorduk, ama gördük ki yarış sahnesi çok iyi çekilmiş. Ritmi çok yüksek, iyi bir ailenin hikayesi. Bir iki yerde denge problemi var ama bu da bir ilk, bundan sonra çok daha iyilerine yol açacaktır" dedi.
Göral şöyle devam etti:
'AZ VE ÖZ FİLM YAPALIM, ASLOLAN İÇERİK'
Birkaç sene öncesine kadar Türkiye'de film endüstrisinin de yılda 8-10 film yapmaya ve ağırlıklı olarak komedi yapmaya odaklandığını söyleyen Burak Göral, "Şimdi ise ‘Az ama öz film yapalım' diyen büyük şirketler çıktı. Gerçek hayat hikayelerinin keşfedilmesi, dramatik filmlerin çıkması bu çok önemli bir gelişme. Ucuz komedi filmleri hala var ama bunların artık nitelikli olmaya gittiğini görüyoruz. Büyük şirketler buna cesaret ederse küçükler de o yöne gider. Eminim ki seyirci de artık kendisini başka bir yere doğru çekiyor. Hikayenin önemi ortaya çıktı. Recep İvedik gibi filmler artık eski etkiyi yapmaz, seyirci de doyma noktasına geldi. Gişe rakamlarında da bunu göreceğiz" diye konuştu.