Mehmet Soysal, Milliyet'te "İlkesiz duruşlar" başlığıyla yayımlanan yazısında "Geleneksel medyanın güçlü kurumları tarafından üretilen pahalı içeriklere ücretsiz erişim modeli akıllara ziyan bir durum. Ve bu pahalı içerikleri pazarlayan internet siteleri ise daha başka bir problem. Yasaların boşluğundan hemen herkes istifade ediyor" ifadesini kullandı.
"MESAM, MÜYAP gibi meslek kuruluşları tüm sanatçıların, bestekârların, söz yazarlarının haklarını koruyor. Geleneksel medya kuruluşları beş saniyelik bir müziğin dahi parasını ödüyorlar. Ödemedikleri zaman ise bu kuruluşların yöneticileri açılan maddi veya manevi davalarla adliye koridorlarında adeta süründürülüyor" diyen Soysal, sözlerine şöyle devam etti:
— Türkiye'de internet haberciliği ağırlıklı olarak ‘kopyalama' ya da gazetelerin adlandırmasıyla ‘içerik korsanlığı'na dayanmaktadır. Elbette bunda dijital evrendeki erişim ve kopyalamanın kolaylığı, yayın ve dağıtımın hızı da etkilidir" diyorlar. "Ancak internet haberciliğinin, bu teknik avantajlarıyla geleneksel medyaya karşı üstünlük sağlarken, bir yandan da hâlâ geleneksel medyanın ürettiği içeriğe dayanması tam bir paradoksa işaret eder" vurgusunu yapan uzmanlar şunu belirtiyor: İnternet haberciliği, kopyalama ya da korsanlık yerine içerik üretse hem gazetecilik hem de kamuoyunun bilgilenmesi adına daha yararlı ve etkili bir mecra haline gelecektir. Ama bu haliyle geleneksel medyanın farklı teknolojik alandaki uzantısı durumundadır.
Soysal, uzmanların yasal bir düzenlemenin olmadığına dikkat çektiğini belirtti. Uzmanların tik kılavuzlarda internet gazeteciliğiyle ilgili özel ilkelerin bulunmadığını, 1998'de uygulamaya konulan Türkiye Gazeteciliği Hak ve Sorumluluk Bildirgesi'nde internet haberciliğiyle ilgili ilkenin yer almadığını söylediğini aktaran Soysal, sözlerini şöyle noktaladı:
— Uluslararası otorite isimler ise özet olarak şunu söylüyorlar: Temel metinlerde internet gazeteciliğiyle ilgili ilkelerin olmayışı internet haberciliğinin kuralsız, ilkesiz işlemesine ahlaki gerekçe olamaz. İşte, demek istiyoruz ki artık emeğe saygı ve hakların korunması lazım. Ve hiç kimse bu ilkeli duruşumuzu da kişiselleştirmesin.