BBC Türkçe'nin aktardığı habere göre raporda, kurum öncelikli olarak Türkiye'ye verilmesi öngörülen 3 milyar euroluk yardım paketinin ilk ayağı olarak gönderilen 1.1 milyar euro'ya odaklandı. Bu kapsamda fonun kullanıldığı projelere ziyaretler gerçekleştirildi.
Geliştirilen projelerin yarısının amacına ulaştığı, ancak yarısının beklenen etkiyi yaratmadığı aktarıldı.
Türkiye'nin 4 milyon kişi ile 'dünyanın en büyük mülteci nüfusuna ev sahipliği yaptığı' belirtilen raporda mültecilere ulaştılan yardımların takip edilmesinde yaşanan zorluklara değinildi.
'PARANIN MÜLTECİLERİE GİTTİĞİNİ GÖRÜYORUZ ANCAK TÜM PARANIN ORAYA GİTTİĞİNİ KESİN OLARAK SÖYLEYEMİYORUZ'
Türk yetkililerin veri koruma kanunları dolayısıyla kurum ile yardımdan yararlanan mültecilerin isimlerini paylaşmadığı, bu yüzden kimlerin yardım aldığını takip edilemediği öne sürüldü. Kurum, Türk yetkililerin yardımı alan kişilerin isimlerini ve ne aldıklarını açıklamadığını belirtti.
Ancak projeleri yürüten Birleşmiş Milletler kurumları ve Avrupa Denetçiler Mahkemesi yetkilerinin, kurdukları kontrol sistemiyle riski kontrol edebildikleri belirtildi. Raporda Avrupa Komisyonu'na Türkiye'ye gerekli verilerin sağlanması için baskı yapılması tavsiyesi verildi.
Avrupa Birliği ve Türkiye arasında 2016 yılında yapılan göçmen anlaşması gereğince Türkiye'ye barındıdığı göçmenler için yardım sağlanması kararına varılmıştı.