Prof. Dr. Gündoğan: Hiçbir şeyi atlatmış değiliz

"Ekonomi bir olay değil, süreç tahlili gerektirir. Sürece bakınca da bir şeyi atlatmış görünmüyoruz. Tablo kötüye gidiyor" diyen Mete Gündoğan, "TCMB'nin dolar rezervi brüt olarak yıl başında 91.3 milyar dolarken, 10. aya geldiğimizde 66.2 milyar dolara düşmüş, 25 milyar dolarlık bir düşüş. Nette 10 milyar dolara kadar inmiş. Rezervler bu kadar inmiş" ifadesini kullandı.

Faiz cephesindeki yükselişi de yorumlayan Prof. Dr. Mete Gündoğan, "Yüzde 28-30'lara varan bir faiz artışı var. Enflasyonda görünen yüzde 25 ama mutfak enflasyonu yüzde 50'lere vardı. Şu anda bir mücadele var tamam ama bunun neticesi, bugüne kadar yapılan birikimlerin berhava olması ile sonuçlanıyor" dedi.

‘BİR AYDA ÖDENECEK İÇ BORÇ 10 KAT ARTTI'

Mete Gündoğan, Hazine verilerini kullanarak tabloyu şöyle anlattı:

"Ekim ayında ödenen iç borç yaklaşık 2.5 milyon liraydı, Kasım ayında ödenmesi gereken iç borç toplamı 21.7 milyar lira. Hazine'nin 22.4 milyar lira borç bulması gerekiyor. Hangi faizle bulacak? Yüzde 27'lere vuran faizlerle. Kıyıda köşedeki birikimleri kullanıyoruz. Bu durmayacak ki? 2014'ten bu yana 210 milyar lira faiz ödemişiz, 2018-2021 arası 552 milyar lira ödeyeceğiz. Bu noktadan sonra borçlanma da bize daha pahalıya mal olacak."

‘117 MİLYAR DOLAR BULMAMIZ GEREKECEK'

"Ekonomi kötü olursa, vatandaş yıllardır aynı şeyi yapar. Parasını yatırımını değer kaybetmeyecek bir şeyde değerlendirir. Bunda da en kolay, en likit olanı dolar. Ama esas etki, bir yıl içinde bizim ödememiz gereken borç 114.3 milyar dolar. Yani sizin bir yıldan kısa bir sürede bu parayı bulmanız lazım. Bunun 90 milyar dolarını özel sektör, 24 milyar dolarını da kamu sektörü bulacak. Buna talebiniz olacağı açık. Eh, o zaman bunun da değeri artar" diyen Mete Gündoğan, "Düşüş uzun sürmez. Bu iş polisiye tedbirlerle çözülecek bir şey değil. Hükümetin yeni bir ekonomi hikayesine ihtiyacı var. Şu ana kadar da yeni hikaye yok. Eski hikaye bitti. Olmayınca da polisiye tedbirlerle, zabıta göndererek çözmeye çalışırsanız olmaz" dedi. Gündoğan, baskıyla yapılacak indirimlerin sonunda üretim krizine dönüşebileceği endişesini de dile getirdi.