CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in imzası ile TBMM Başkanlığı'na verilen araştırma önergesinin gerekçesinde, Washington Post yazarı ve Suudi Arabistan vatandaşı gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın 2 Ekim Salı günü saat 13.00 sıralarında girdiği Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'ndan bir daha çıkmadığı hatırlatıldı.
— Kaşıkçı'nın ortadan kaybolmasından hemen önce, bir kısmı tarifeli uçakla bir kısmı da özel jetle Türkiye'ye gelen 15 kişilik bir timin Başkonsolosluğa girdiği; Kaşıkçı'yı işkence yaparak öldürdükten sonra cesedini yok ettikleri düşünülen bu ekibin içinde Suudi Arabistan Adli Tıp Konseyi Başkanı Salah Muhammed Al Tubaigy ve Maher Abdulaziz Mutreb gibi Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman'a çok yakın isimlerin de olduğu ve Kaşıkçı'nın binaya giriş yapmasından bir süre sonra bu kişilerin Türkiye'yi terk ettiklerine ilişkin görsel ve yazılı belgeler basında yayımlanmıştır.
Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed Uteybi'nin ve daha da önemlisi Suudi Arabistan yönetiminin olaydan sonra takındığı gayrı ciddi tavırlar düşündürücüdür. Dahası, olayın Türkiye ve Suudi Arabistan arasında bir krize dönüşmeye başladığı bir anda Başkonsolos Uteybi'nin ülkemizden ayrılarak Riyad'a dönmesi Kaşıkçı'nın akıbetine dair şüpheleri derinleştirmektedir.
'VİYANA SÖZLEŞMESİ ‘NİN 41'İNCİ MADDESİ YERİNE GETİRİLMEDİ'
— Bilindiği üzere, Adalet ve Kalkınma Partisi yetkilileri ve bakanların aksi yöndeki açıklamalarına karşın 1963 tarihli Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi'nin 41'inci maddesi konsolosluk memurlarının ağır bir suç halinde ve yetkili adli makamın kararı ile tutuklanmaları ve gözaltına alınmalarını olanaklı kılıyor. Keza 5 Nisan 1991'de Irak'ın İstanbul Başkonsolosluğu önünde yapılan gösteriye başkonsolosluk binası içinden ateş açılmasıyla iki kişi yaşamını yitirmiş ve olayın failleri başkonsolosluk binası 20 gün abluka altında tutulduktan sonra gözaltına alınmışlardı.
'TÜRKİYE'NİN İTİBARINA DÜŞEN GÖLGE ANCAK TBMM'NİN DEVREYE GİRMESİYLE GİDERİLEBİLİR'
'ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULMALI'
— Bu nedenle, Cemal Kaşıkçı'nın akıbetine ilişkin yaşananların tam olarak açığa çıkarılması, bu vahşice katliamın sorumlularının tespit edilmesi, yürütme organının süreç içindeki eksikliklerinin belirlenmesi ve yasama organının Türkiye'nin itibarını koruyacak adımlar atabilmesi amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını arz ve teklif ederiz.