Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda, kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'yla ilgili soruları yanıtlayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, soruşturmayla ilgili "Türkiye ilk dakikadan itibaren iki şeyi iyi bir meziyetle sergiledi; hukukun gereğini, ikincisi de soğukkanlılığı. Uluslararası sözleşmelere riayet etti, aynı zamanda da açık ve şeffaf adımlar attı" ifadesini kullandı.
Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye ilk dakikadan itibaren iki şeyi iyi bir meziyetle sergiledi; hukukun gereğini, ikincisi de soğukkanlılığı. Uluslararası sözleşmelere riayet etti, aynı zamanda da açık ve şeffaf adımlar attı. Bu meseleyi hukukun verdiği ölçüler içinde, şeffaf ve dünyaya açık yönettik, yönetmeye de devam ediyoruz."
'KENDİMİ AMERİKA'YA KARŞI ZATEN ZOR TUTUYORUM'
Soylu, Suudi Arabistan Başkonsolosu Muhammed Uteybi'nin rezidansının aranmasıyla ilgili soruya şu yanıtı verdi:
"Bir kabul var ama başlamasına yönelik adımda ortak bir mutabakat gerekir. Bu ortak mutabakat bekleniyor. Bu izin daha önce verilmiş olsaydı belki tartışmalar hiç oluşmayacaktı. Ortak mutabakat sağlandığı andan itibaren bu adım da gerçekleşir. Bu sadece dünyanın takip ettiği mesele değil, bizim hukukumuzun da imtihanı aynı zamanda."
Soylu, "Kanaatelerim var, bunları söyleyebilme kabiliyetine sahip değilim. Kanaatelerim kuvvetli ama bu, yargılamanın işidir" diye konuştu.
Soylu, ABD'nin Kaşıkçı olayını 'Suud'un hamisi' olarak sahiplendiği iddiasıyla ilgili soruya da "Beyan farklılıklarından aslında böyle bir çizgiye de girilemeyeceği apaçık ortadadır. Üç gün önce başka, üç gün sonra başka bir şey. Dünya kamuoyuna söyleyebileceğim en diri cümle şudur; herkes soruşturmanın sonucunu beklesin" yanıtını verdi.
'SURİYELİLERİN EKONOMİMİZE KATKISINI DİLLENDİRMİYORLAR'
"Keşke Rakka'ya gidebilseydik, keşke oralarda olabilseydik" diyen Soylu, "Bunun önemi bundan 3-5 yıl sonra daha fazla anlaşılacaktır" ifadesini kullandı.
Soylu, "Suriyelilerin bizim ekonomimize de katkısını maalesef iş adamlarımız seslendirmiyor ve dillendirmiyorlar, kusura bakmasınlar" diye konuştu.
'KANDİL'DE MUHTAR KİMİ BELİRLERİ HESABI YAPIYORLAR'
Soylu, şunları söyledi:
"Oturmuşlar Kandil'de, acaba 31 Mart seçimlerinde muhtar kimi belirleriz hesabı yapıyorlar. Benim görevim 31 Mart'tan sonra değil, devlet olarak bizim görevimiz 31 Mart'tan önce adım atabilmektir. Onların muhtar belirlemeden PKK'yla irtibatlı-iltisaklı muhtarları belirleyip ona göre adım atmalıyız."
'ELİMİZDEKİ EN KUVVETLİ OPERASYONLAR ARDIŞIK VE ANKESÖRLÜ ARAMA İŞİDİR'
FETÖ operasyonlarına da değinen Soylu, şu ifadeleri kullandı:
"Ankesör ve ardışık aramalarla bağlantılı çok enteresan bir şey var, burada yakaladıklarımızdan yüzde 30'un üzerindeki itirafta bulunuyor ve 'Evet' diyor 'Biz böyleyiz'. Şu anda elimizdeki en kuvvetli operasyonlar ardışık ve ankesörlü arama işidir. ByLock operasyonlarından daha ciddi operasyonlardır. Bunu bitirdiğimiz andan itibaren Türkiye'deki FETÖ tehlikesi tamamen ortadan kalkacaktır."