Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, basına kapalı gerçekleştirilen AK Parti Manavgat İlçe Yönetimi Toplantısı'nın ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
"İdlib'de bulunan o terörist gruplar şu anda buraya saldıran rejim ve destekçileri tarafından Halep'ten, Hama'dan, Doğu Guta'dan, hatta güneyden koridorlar açılarak gönderildi ya da bizzat getirildi" ifadesini kullanan Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "Bunlar madem bu kadar tehlikeli, ki teröristler tehlikelidir, oralardan çıkarken niye etkisiz hale getirmediniz? Zaten amacın bunların buradaki mevcudiyetini kullanarak, bahane ederek İdlib'e saldırmak olduğunu biz biliyorduk ve bunu defalarca da söyledik. Rejim buradaki mevcudiyeti bahane ederek saldırıyor.
'DEAŞ'I RAKKA'DAN NEREYE GÖNDERDİKLERİ BELLİ DEĞİL, BAZILARI ÇÖLDE DİYOR'
'BAZI ÜLKELER KENDİ ÇIKARLARINA, AJANDASINA UYGUN HAREKET EDİYOR'
Çavuşoğlu, Dışişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay ve MİT başkanlıkları olarak güçlü bir şekilde muhataplarıyla görüşmelerin sürdürdüğünü belirterek, şöyle devam etti: "Bundan sonra daha da yoğunlaştıracağız ki burada insani bir felaket olmasın. Geçenlerde Almanya Dışişleri Bakanı'yla (Heiko Maas) basın toplantımızda da 'böyle bir saldırı devam ederse insanların yine evlerini terk ederek Türkiye ya da başka bir bölgeye gidebileceği' söylendi ve soru soruldu. Ben böyle bir riskin olduğunu söyledim. Bunu bazı basın ve muhalefet kötüye kullandılar. Yani böyle bir durumda 2 milyona yakın bir insan Türkiye sınırına doğru gelebilir. Bunlar 'ne olur gelsin' anlamında yorumladılar. Onu tabii doğru bulmuyoruz ama böyle bir tehdidin, riskin olduğunu söylüyoruz.
Bunu Avrupalı muhataplarımıza da söylüyoruz. Alman Dışişleri Bakanıyla da görüştük. Böyle bir durumda bu baskı her yeri etkiler. Almanya'yı da, Avrupa'yı da etkiler. Buna karşıda ortak tedbirler almamız lazım insani bir durumda. Burada Birleşmiş Milletler esas önemli çatı örgütü olarak. İnsanların burada evlerini terk etmemesi için eğer terk etmek zorunda kalırsa, hemen en kısa zamanda barınabilmesi için fikirlerimizi, düşüncelerimiz de söyledik. Hazırlık da yapıyoruz. İdlib bölgesi, çatışmasızlık bölgesidir. 3.5 milyon insan var. Bu haliyle burada korunması gerekiyor. Aksi takdirde çok ciddi insani dramlar oluşur. Biz de bunun için çaba sarf ediyoruz."