10. Büyükelçiler Konferansı için Ankara'ya gelen Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğluile ortak basın toplantısı düzenleyip gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Büyükelçiler Konferansı'nda Türk büyükelçilere hitap eden Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ortak basın toplantısında konuşuyor. pic.twitter.com/hRJW6VtQVK
— Hüseyin Hayatsever (@hayatsever) August 14, 2018
'Bazı Batılı partnerlerin diplomasi kültürünü yitirmiş halde olduğunu' vurgulayan Lavrov, Türkiye'nin Rusya karşıtı yaptırımlara dahil olmamasını da değerli bulduklarını söyledi.
Lavrov, uluslararası ilişkilerde aklıselimin galip gelmesini ve ülkelerin siyasi önyargılardan arındırılmış diyaloğa dönüş yapmasını umduklarının altını çizdi.
ABD'nin yaptırımlarına ilişkin bir başka soruya yanıt veren Lavrov, ABD'nin Türkiye de dahil diğer ülkelere uyguladığı yaptırımlarının tüm uluslararası ticaret kurallarını ihlal ettiğini kaydederek, ülkelerin dolar kullanımını azaltacağını ve sonuç itibarıyla yaptırımların doların rolünü azaltacağını vurguladı.
Lavrov, "Yaptırımlar hakkında daha önce konuştum. Bunlar yasadışı; uluslararası ticarette geçerli, BM'nin kararlarıyla kabul edilen ve ekonomi alanındaki tek taraflı yaptırımları gayrimeşru kılan ilkeler de dahil tüm ilkeleri ihlal ediyor" diye konuştu.
Lavrov: Milli paralarla ticaret önümüzdeki hedeflerden biridir. Doları böyle kabaca istismar etmeleri sonucunda doların nüfuzu azalacak ve birçok ülke dolardan vazgeçecek.
— Hüseyin Hayatsever (@hayatsever) August 14, 2018
'İKİLİ TİCARETTE ULUSAL PARA BİRİMLERİNİ KULLANMA İMKANINI GÖRÜŞÜYORUZ'
Lavrov, ABD'nin yaptırımlarla kendi müttefiklerini de cezalandırdığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu politika, normal diyalog için zemin oluşturamaz. Rusya ve Türkiye, ikili ticarette ulusal para birimlerini kullanma imkanını istişare ediyor. Moskova, bu görüşmeleri İran ve Çin'le de yapıyor. Ulusal para birimleriyle ticaret, Rus ve Türk liderlerin birkaç yıldır üzerinde durduğu hedeflerden biri."
Öte yandan Lavrov, İdlib'deki duruma ilişkin bir soru üzerine de Türkiye ve Rusya'nın İdlib'deki gerilimi azaltma bölgesiyle ilgili anlaşmaların hayata geçmesi için diyalog halinde olduğunu ifade etti.
Rusya, Türkiye ve İran'ın işbirliğinin Suriye'de terörle mücadelede köklü bir değişikliğe yol açtığının altını çizen Lavrov, "Bugün çeşitli kanallar üzerinden Suriye'deki son terör gruplarının direnişine son verme konusunu, silahlı muhalefeti barışçıl yaşama döndürme hedeflerini istişare ediyoruz. Ayrıca İdlib'deki de dahil olmak üzere Suriye'deki gerilimi azaltma bölgelerindeki anlaşmaların tamamıyla hayata geçirilmesini konuşuyoruz" dedi.
Lavrov: Astana'da çatışmasızlığın durdurulması yolunda önemli adımlar attık. Batı, Astana sürecinin başarısız olmasını istiyor. Rusya,Türkiye ve İran her konuda anlaşamasa da Astana formatında başarılı adımlar atıyorlar.
— Hüseyin Hayatsever (@hayatsever) August 14, 2018
Lavrov, "Türkiye'nin İdlib'de gözlem noktaları kurmasıyla bölgedeki durum sakinleşti ancak son dönemde El Nusra militanlarının son derece saldırgan eylemlerde bulunduğunu hissediyoruz. Suriye ordusunun mevzilerini vuruyorlar, Rusya'nın Hmeymim üssünü vurmak için her gün insansız hava araçları (İHA) gönderiyorlar. Suriye ordusu, bu tür oluşumlara karşı koyma hakkına sahip" ifadelerini kullandı.
'SURİYE'DE ALTYAPIYI YENİDEN İNŞA ETME VAKTİ GELDİ'
Suriye topraklarının büyük bölümünün militanlardan temizlendiğine dikkat çeken Lavrov, artık bu bölgelerdeki altyapıyı ve tüm yaşam sistemlerini yeniden inşa etmenin vaktinin geldiğini vurguladı. Rusya Dışişleri Bakanı, yeniden inşa sürecinin Türkiye, Lübnan, Ürdün ve Avrupa'daki sığınmacıların dönmesi için gerekli olduğunu ve Irak'tan geri dönüşlerin halihazırda yapıldığını ifade etti.
Bu arada Lavrov, ABD Başkanı Donald Trump’ın imzaladığı yeni bütçe planıyla START anlaşmasını askıya almasını da değerlendirdi. Rusya’nın Sarmat balistik füzesi ve diğer yeni silahlarının anlaşma kapsamına girip girmediği sorusunu yanıtlayan Lavrov şunları söyledi: "Helsinki’de 16 Temmuz’da iki ülkenin liderleri arasında gerçekleştirilen ve benim ABD Dışişleri Bakanı (Mike Pompeo) ile yaptığım görüşmelerde stratejik istikrara yönelik her türlü konuda diyaloğa açık olduğumuzu belirtmiştik. ABD profesyonel bir şekilde bize soru sorarsa şimdi tam zamanı."