Bilal Erdoğan, Bahçeli’nin, 1 Kasım seçimlerinden önce, 18 Ekim 2015 tarihli İstanbul mitinginde kendisi ile ilgili söylediği “Bilal yükselirken, hilal düşüyordu. Şimdi söylüyorum, 57 Müslüman ülke varken kaçacak, doktora yapacak Vatikan’ı mı buldun” sözleri nedeniyle, 10 Ekim 2015’te, İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtı.
MAHKEME REDDETTİ
Bilal Erdoğan, söz konusu davada, 'Bahçeli’nin kendisine yönelik sözleri nedeniyle kişilik haklarının zedelendiği' iddiasıyla Bahçeli’den 50.000 TL tazminat talep etti. Ancak mahkeme, 'hak ihlalinin ve kişilik haklarının zedelenmesi gibi bir durumun olmadığını' belirtere davayı reddetti.
Bilal Erdoğan, mahkemenin ret kararını, 18 Nisan 2017 tarihinde, bu kez bir üst mahkeme olan İstanbul Bölge Adliye 4. Hukuk Mahkemesi’ne (İstinaf Mahkemesi) taşıdı. Kendisine 50 bin TL’lik tazminat ödenmesinde ısrar eden Bilal Erdoğan, bu mahkemeden de istediği sonucu alamadı. Mahkeme, İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararını yerinde buldu.
RET GEREKÇESİ: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KAPSAMINDA
Mahkeme, ayrıca Bahçeli’nin açıklamalarını 'Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde de yer alan ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği' sonucuna vardı. Bilal Erdoğan, İstanbul Bölge 4. Hukuk Mahkemesi’nin kararıyla da ikna olmadı. Her iki mahkemeden davaya ilişkin ret kararının gelmesine karşın Bilal Erdoğan, davayı bu kez Yargıtay’a taşıdı. Şimdi Yargıtay’ın kararı bekleniyor.
Cumhuriyet'in haberinde kulislere dayanarak 'Bilal Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan habersiz davasında ısrar edemeyeceği' yorumları yapıldığı belirtildi.
