Dövizde yükseliş sürüyor, Türk Lirası gün geçtikçe eriyor. Uzmanlara göre, Türkiye'nin ekonomideki gidişatı, 1994 ve 2001'de yaşanan krizlerin yaşananlardan bile daha kötü günlerin kapıda olduğunu gösteriyor.
RS FM'de yayınlanan Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programına katılan Karar gazetesi ekonomi yazarı İbrahim Kahveci ve ekonomist Murat Soycengiz, ekonomideki gidişatı ve Türkiye'yi nelerin beklediğini değerlendirdi.
Karar yazarı İbrahim Kahveci'ye göre, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu durumu kriz şeklinde tanımlamak ortadaki sorunu anlatmaya yetmiyor. Kahveci'ye göre, Türkiye'nin cari açığının yanında bütçede de açık vermesi ekonomik kriz değil, buhran. Kahveci, 24 Haziran'dan sonrasına ilişkin ise, şunları söyledi: "24 Haziran'dan sonra, iki seçeneğimiz var. Ya çok acı şurupları içeceğiz. Bütçe açığını kapatacak şekilde önlemler alacağız. Ya da çok büyük bir ekonomik kriz yaşayacağız. Cari açıkla birlikte bütçenin açık vermesi, kriz değil buhrandır."
İbrahim Kahveci, Türkiye'nin şu andaki verilere göre Uluslararası Para Fonu'na (IMF) muhtaç olduğunu şu sözlerle anlattı:
"Şu andaki rakamlara baktığımız zaman, IMF'ye muhtaç durumdayız. Bugünün verilerini 2001'deki kriz dönemiyle kıyaslayın, o zamandan aşağı kalır yanımız yok. Ama, IMF'ye gitmeden de çözülebilir. Türkiye genç ve dinamik bir ülke. Topluma, 'Ey Türk halkı; biz zor durumdayız. Biz ulufe dağıtarak, ülkenin ekonomisini taşıyamayız. Çalışmak zorundayız. Üreterek Türkiye'yi büyütmek zorundayız. Yan gelip yatarak, tüketerek, yabancının parasını harcayarak bir ekonomik modeli artık sürdüremeyiz. Üretmek zorundayız' denilirse IMF'ye gitmeden de çözüm söz konusu olabilir."
Ekonomist Murat Soycengiz ise, ekonomideki sorunların nedeninin teknik değil siyasi olduğunu söyledi. Soycengiz, "Bundan sonra yapılacak şey; Türk Lirası'na olan güvenin yeniden tesis edilmesidir. Bu da siyasi bir şeydir. Paranın kendisi tamamen siyasidir. Para, teknik bir sorun değildir. Merkez Bankası'nın bağımsız olması da teknik bir sorun değildir. Tümüyle siyasidir" diye konuştu.
Soycengiz'e göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Bundan sonra ben ekonominin temel kurallarına uyacağım" demesi de gerekiyor. Türkiye'nin yatırımlarını para basarak yaptığına da dikkat çeken Soycengiz, "Türkiye, aklına göre para basmamalı. Şu anda, Türkiye bir çok yatırımını, para basarak yapıyor. Karşılıksız olarak para basılıyor" dedi.