Türkiye'yi Hamas'a para ve silah yardımı yapmakla suçlayan Şin Bet'e göre, Ankara bunun için Uluslararası Savunma Danışmanlık Ticaret Şirketi'ni (SADAT) kullanıyor. SADAT A.Ş'nin kurucularından emekli tuğgeneral Adnan Tanrıverdi, Ağustos 2016'dan beri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı konumunda.
Açıklamada Cemil Tekeli ile 21 Ocak'ta gözaltına alınan İsrailli Arap Dara'am Jabarin'in Türkiye'de üst düzey Hamas üyesi Zaher Jabarin tarafından örgüte yardım etmeleri için tutulduğu ileri sürüldü. "Tekeli'nin sorgusu sırasında, Türkiye'nin SADAT aracılığıyla Hamas'ın askeri açıdan güçlenmesine katkı yaptığı öğrenildi" diyen Şin Bet'e göre SADAT, üst düzey Hamas üyelerinin 2015'te Türkiye'de bir silah fuarına gitmesini de sağladı.
'TÜRK YETKİLİLERLE DOĞRUDAN TEMAS'
"Sorgu sırasında Hamas'ın, Cihad Yağmur aracılığıyla Türk yetkililerle doğrudan temas halinde olduğu ortaya çıktı" diyen Şin Bet'e göre Tekeli'den 2012'de Türkiye'ye gelen Hamas üyelerinin yerleşmelerine yardımcı olması da istenildi.
Çoğu, kaçırılan İsrail askeri Gilad Şalit'in kurtarıldığı takas anlaşmasıyla serbest bırakılan Hamas üyeleriydi. Tekeli bu kişilerin Türkiye'de kalmalarına uygun vize almalarına, ev kiralamalarına, araba almalarına ve kendi isimlerine şirket açıp yerleşik düzene geçmelerine yardımcı oldu.
'TÜRKİYE'DE PARAVAN ŞİRKET KURUP KARA PARA AKLADILAR'
Buna göre Türkiye'de Zaher Jabarin'in talimatlarıyla Hamas üyeleri paravan bir şirket açıp kara para akladı.
Paranın kaynağı Türkiye'de yetkililerden gizlenirken bu yöntemle Gazze'ye milyonlarca dolar gönderildi.
Açıklamada Dara'am Jabarin'in sorgusundan 'Türkiye'yi sık sık ziyaret ettiği, kendisinden yüzbinlerce euro'yu Batı Şeria'ya götürmesinin istendiği' ifadelerine yer verildi. Jabarin'in evinde de 91 bin euro bulunduğu kaydedildi.
Şin Bet, Tekeli'nin Zaher Jabarin ile yardımcısı Salameh Mar'i'nin Türkiye'ye yerleşmesine yardım ettiğini, Dara'am Jabarin'in de bu iki kişinin talimatlarıyla hareket ettiğini savundu.
Açıklamada "Hamas'ın Türkiye'deki dallanıp budaklanmış ekonomik ve askeri faaliyeti, Türk yetkililerin görmezden gelmesi ve bazen teşvik etmesiyle, bazıları hükümete yakın olan Türk vatandaşlarının da yardımıyla, engelsiz biçimde gerçekleşiyor'' iddiasına yer verildi.
TEKELİ'DEN İŞKENCE SUÇLAMASI
Tekeli, Türkiye'ye dönüşte İsrail'de işkence gördüğünü ileri sürüp ''Her hakkımı istediğimde, büyükelçi ve avukatla görüşmek istediğimde, daha kötü şartlara koydular. Çırılçıplak soydular, kelepçeli bir şekilde buz gibi bir odada beklettiler'' dedi. Kendisine zorla hap içirildiğini, iğne yapıldığını anlattı.
'GERÇEKDIŞI VE CİDDİYETSİZ İDDİALARI KINIYORUM'
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, "İsrail'de gözaltına alınıp serbest bırakılan Cemil Tekeli'den alındığı iddia edilen ifadelere dayanılarak İsrail İç İstihbarat Ajansı'nca basına servis edilen bazı iddialar" hakkındaki soruya cevaben bir açıklama yaptı. Aksoy, açıklamasında "Gözaltına alınan vatandaşımızdan hangi koşullarda alındığı belirsiz bazı ifadelere dayanılarak ortaya atılan gerçekdışı ve ciddiyetsiz iddiaları reddediyoruz.
Türkiye'nin kendi topraklarında başka bir ülkenin güvenliğini tehlikeye atacak bir faaliyete izin vermesi sözkonusu değildir" dedi.