AB ile Türkiye'nin 26 Mart'ta Bulgaristan'da gerçekleştireceği zirve öncesinde, Avrupa Birliği ile ilişkileri düzeltmek için yedi maddelik bir yol haritası belirleyen hükümet, vize serbestisi için şart koşulan terörle mücadele yasasına ‘habercilik sınırını aşmayan ve eleştiri amacıyla dile getirilen düşüncelerin suç sayılmayacağı' hükmünü koymayı gündeme aldı.
RS FM'de yayınlanan Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programına katılan ceza hukukçusu Doç. Dr. Yılmaz Yazıcıoğlu, 'habercilik sınırını aşmayan ve eleştiri amacıyla dile getirilen düşüncelerin suç sayılmayacağı' hükmünün Terörle Mücadele Kanunu'na (TMK) eklenmesine yönelik, Avrupa Birliği'ne sunulan vaadi değerlendirdi.
Yazıcıoğlu, "'Gazetecilik faaliyeti eleştiri sınırı içindeyse ve haber veriyorsa ceza vermeyeceğiz' ibaresi konulamaz" derken, "Böyle bir ibarenin konulması, ülkemizde gazetecilik faaliyetinin cezalandırılması demektir" ifadesini kullandı. Doç. Yazıcıoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye Barolar Birliği'nin (TBB) adından Türk ibaresinin kaldırılacağını duyurması ve hükümetin konuyla ilgili çalışmaları başlatmasına da değinerek, "Ayrıca, baroların lağvedilecek olması, Avrupa Birliği'yle vize muafiyetimizi ortadan kaldıracaktır. Türk hukuk sistemi zorunlu müdafilik ve barolar üzerine kurulu. Dünyada da başka bir uygulama yok" dedi.
'TİTRİYORUM'
Yazıcoğlu, TMK'ya 'habercilik sınırını aşmayan ve eleştiri amacıyla dile getirilen düşüncelerin suç sayılmayacağı' eklemesinin yapılmasını ise şöyle yorumladı:
"Daha otoriter bir devlete döndüğümüzü söyleyemeyeceğiz. İfade özgürlüğümüzün çok geniş olduğunu söyleyemeyeceğiz. Ben bu konuşmayı yaparken titriyorum. Fikrimi söylerken korkuyorum. Bütün hadiselere bakınca, uygulamaların çok sempatik olduğunu söyleyemeyiz."
