MEF Üniversitesi Rektörü Şahin: Dünya öteki gezegenlere gitmeyi tartışıyor, biz yardımcı doçenti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2017 yılının Temmuz ayında verdiği demeç ile bir anda tartışmaya açılan yardımcı doçentlik kavramı, bütün üniversitelerde ses getirdi. Toplumun bir kesimi yardımcı doçentliğin iddia edilenin aksine dünyada çok kullanılan bir akademik kadro olduğunu söylerken bir diğer kesim de bu kararla birlikte akademik kadrolarda işten atmaların başlayacağı korkusunu dile getirdi.

MEF (Modern Eğitim Fen) Üniversitesi Rektörü Muhammed Şahin, tartışmalara Zafer Arapkirli ile Seyr-i Sabah programında ışık tuttu:

‘BU SADECE BİR İSİM DEĞİŞİKLİĞİNDEN İBARET'

"2008'den beri dünya yükseköğrenimini yakından takip ediyorum. Yardımcı doçentlik hemen hemen dünyanın her yerinde var. ABD, Avustralya, Kanada ve İran gibi birbirinden çok farklı iyi üniversitelerin olduğu ülkelerde yardımcı doçentlik var.

Öğretim görevlisi unvanları en az üç kademelidir. Türkiye'de yapılan değişiklik bana göre sadece bir isim değişikliği olacak. YÖK Başkanı Yekta Saraç sürekli kalite odaklı projelere imza attı. Bu tarz ‘şekilsel' değişiklikleri pek önemsememiştir. Ama biliyoruz ki zaman zaman siyasetten gelen bu tarz önerileri YÖK çok fazla görmezden gelemiyor.

Bana göre de yardımcı doçentin kaldırılmasıyla kimsenin hayatında değişen bir şey olmayacak.

2008'den beri dünyada farklı kongrelere katılıyorum. Bizim tartıştığımız konuları tartışan bir tane ülke görmedim. Dünya gezegenlere seyahatleri filan tartışıyor, Hyperloop (hız kovanı) tartışıyor bunlar yerine.

‘YABANCI DİL OLMADAN OLMAZ'

Yabancı dil konusunda zorunlulukların kalkması konusu da çok önemli. Sanat ve müzik alanında sıkıntı olduğunu biliyorum yabancı dilde. Belki bu alanlarda geçiş için gerekli İngilizce puan düşürülebilir. Ama onun dışındaki bölümlerde düşürmek bana göre çok vahimdir.

İngilizceyi bilmeyen öğretim üyeleriyle 2023 hedeflerine nasıl ulaşılacağını göremiyorum. Avrupa'da İngilizce öğretim veren kurumlar yok denebilir. Ama o ülkelerde anaokulundan başlıyorlar ve üniversitede İngilizce öğrenmeye ihtiyaçları kalmıyor. Yabancı dil puanının düşürülmesini doğru bulmuyorum. Bu neye hizmet edecek?

Yıllar önce TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) Ar-Ge (araştırma ve geliştirme) personeli sayısını hesaplamada değişikliğe gitti ve Ar-Ge çalışanı sayısı arttı. Ama tabi ki Ar-Ge artmadı. Biz bunu ülke ekonomisine katma değer yapsın diye yapmalıyız. Türkiye'nin patent başvurusu sayısı 100 bin çalışanla 8 binler civarında. İran'ın bile bizden fazla. Yasaklamalarla başarı yakalanamaz. Bunu dünyanın açıkladığı listeler gösteriyor."